Karanlığin İlahileri

Os Deuses da Escuridão

Karanlığin İlahileri

A solidão ronda os cantos do meu túmuloYalnızlık dolanır mezarımın kuytu köşelerinde
A lua dança com a noite que ficou sem estrelasAyışığı dans eder yıldızsız kalmış geceyle
Com medo de acordar nas profundezas do amanhecerUyanmaya korkan şafağın soluk derinliklerinde

Uma manhã fria cobriu todos os momentos com neveBir kış sabahı kar bütün anıları örttüğünde
As nuvens enterraram o sol no céuBulutlar güneşi gökyüzüne gömdüğünde
Nem o vento consegue encontrar paz em lugar algumRüzgarlar bile bulamaz huzuru hiçbir yerde

O amanhecer que os mortos desejavam não voltouÖlülerin özlediği şafak geri dönmediğinde
Os que estão de luto não viram suas doresYas tutanlar onların acılarını görmediğinde
Apenas a solidão é lembrada nos aniversários da morteSadece yalnızlık hatırlanır ölümlerin yıldönümlerinde

A tristeza existe nas noites de terras distantesHüzün vardır uzak diyarların gecelerinde
Pântanos cheios de dor se erguem na escuridãoAcı dolu çığlıklar yükselir karanlığın içinde
Mas agora as almas não podem voltar, estão aprisionadas em seus túmulosAma artık geri dönemez ruhlar, hapsolmuşlardır kabirlerinde

A escuridão me envolveu, vestiu meu manto de linhoKaranlık beni sarıp kefenimi giydirdiğinde
A morte me cobriu com seu manto de sedaÖlüm örttüğünde üzerimi ipekten peleriniyle
Nada além de tristeza e lágrimas ficou para trásHüzün ve gözyaşından başka birşey kalmadı geride

Eu ouvi os pântanos chorando até mesmo no meu próprio túmuloAğlamaklı çığlıkları duydum kendi mezarımda bile
Enquanto os que querem sair empurram a terraDışarı çıkmak isteyenler bir yandan toprağı ittirdikçe
Quando os lobos vêm se banquetearem com os corposKurtlar bedenlerle ziyafet çekmeye gelince

Quando os pesadelos invadem as noites e entram nas manhãsKabusların gecelerden taşıp sabahlara girdiğinde
Os deuses da escuridão te envolverão onde você dormeKaranlığın ilahileri saracak seni uyuduğun yerde
Não haverá saída quando os maus espíritos te cercaremÇıkış yolu kalmayacak kötü ruhlar etrafını çevirdiğinde

Um buquê de flores não te trará paz, mesmo que você esteja no céu.Bir demet ışık da sana huzur vermeyecek cennette olsan bile.